Counterfake Kurucusu Furkan Arslan ile Röportaj Yaptık

StartupTeknoloji olarak ekosistemin nabzını tutmaya devam ediyoruz. Bu bağlamda önceki kahvaltı programlarımızın sponsoru arasında yer alan Counterfake kurucusu Furkan Arslan ile keyifli bir röportaj yaptık lafı daha fazla uzatmadan röportajımıza geçelim...

İlginizi Çekebilir: Fonangels Kurucusu Yavuz Kuş ile Keyifli Bir Röportaj Yaptık

Counterfake'in nasıl ortaya çıktığını ve kuruluş hikayesini kısaca anlatır mısınız?

Counterfake, 2020 yılında yaşadığım bir deneyimle doğdu. İnternet üzerinden indirimdeyken satın aldığım ve düzenli kullandığım bir şampuanın sahte olduğunu saçımda oluşan sağlık problemleri sonrasında farketmiştim. Bu deneyim sonrasında keşke bir uygulama ile gelen ürünlerin orjinalliğini kontrol edebilsek diye düşünerek araştırmaya başladım. Fakat bu araştırma sırasında aslında markalarında bu taklit ve sahte ürünlerden rahatsız olduklarını fark ettik.

Hali hazırda olan Online sahtecilikle mücadele çözümleri yavaş ve hantal kalıyorlardı. Bu sebepten online sahtecilikle mücadele için özel bir teknolojik çözüm eksiğini gidermek, benzer durumları yaşayan diğer tüketicilere yardımcı olmak ve markaların sahtecilik nedeniyle uğradıkları zararların önüne geçmek amacıyla Counterfake'in kurulması için bilekleri sıvayıp bu günlere getirdik.

Counterfake, sahte ürün ilanlarının tespiti ve kaldırılması için geliştirmiş olduğu Yapay Zeka tabanlı ve ileri teknoloji bir online marka koruma çözümü sunarak e-ticaret ekosistemini daha güvenli hale getirmeyi hedeflemektedir. Counterfake koruma altına aldığı markaları online sahteciliğin zararlarından korurken bir yandan sahtecilere kaçacak yer bırakmamaktır.

Sahte ürünleri tespit etmek için kullanılan yapay zeka destekli algoritmalar hakkında biraz bilgi verebilir misiniz?

E-ticaret ortamının satıcılar açısından getirdiği belki de en önemli avantaj çok hızlı bir şekilde mağaza açabilmekte ve ürün satışı yapabilmektedirler. Sahte ürün tespit ve kaldırılmasındaki süreçlerinin de bu hıza adapte olacak şekilde bir kurguda olması lazım. Counterfake olarak bizim önerdiğimiz yaklaşım sayesinde bu süreç minimum insan müdehalesi gerektirerek, süreci otomatize etmektedir. Bunu yaparkende aracı olarak yapay zekayı kullanmaktadır. Bu otomatize süreç sayesinde efektif bir şekilde sahte ürün ile mücadele mümkün olmaktadır.

İnternetten bir ürün ilanına bakıldığında görüntülenen neredeyse tüm veriler Counterfake yapay zekası tarafından kullanılmaktadır. Ürün ilanında bulunan satıcı bilgisi, platform bilgisi, görseller, açıklamalar, yorumlar, fiyatlama hatta başka tüketici platformlarında ilgili satıcı hakkında sahte ürün şikayetlerine varana kadar detaylı bilgiler Counterfake’in yapay zeka algoritmasının girdisini oluşturmaktadır.

Tespit edilen sahte ürün ilanları yapay zeka modelimizin eğitilmesi için kullanılır ve bu sayede tespit edilen her sahte ürün ilanında, sistem daha da gelişir. Örnek olarak bir ikinci el platformunda satılan x marka ürünün aynı renk ve modelini, farklı bir ilanda farklı bir bedenini satıyorsa bu aslında bir sahtelik belirtecidir. Bu bahsettiğimiz örnekte satıcının farklı ürün linklerini, platform bilgisini, satıcı bilgisini, ürün fotosu ve ürün açıklaması gibi bilgilerin hepsini kullanan yapay zeka algoritması çıktı olarak bu ürünlerin sahtelik yüzdesinin yüksek olduğunu belirlemektedir.

Hangi platformlarda etkin bir şekilde çalışıyorsunuz?

İnternette satış yapılabilen her platformda Counterfake sahte ürün tespiti sağlayabilir. Counterfake’in en büyük faydalarından biri ise markaların sahte veya taklit ürünlerinin satışının yapıldığı tüm bireysel e-ticaret sitelerinde, sosyal medya platformlarında, büyük e-ticaret platformları ve ikinci el platformları üzerinde tespit ve kaldırmalar gerçekleştirmekteyiz. Şu anlık Türkiye’deki e-ticaret platformları üzerinde çalışıyoruz. Fakat 2024 yılı içerisinde hem ABD hem de Çin gibi Asya ülkelerindeki platformlarda da etkin bir şekilde çalışacağız.

Marka sahipleriyle nasıl bir işbirliği içerisindesiniz? Sahte ürünleri tespit ettiğinizde markalara nasıl destek sağlıyorsunuz?

Marka sahipleriyle veya markanın distribütörleri ile doğrudan çalışıyor olmaktayız. Marka hak sahibinin ihtiyaçları doğrultusunda bir Online Marka Koruma paketi belirleyip, aylık üyelik şeklinde adeta bir antivirüs programı gibi markalar için internetteki sahte ürün ilanlarını tam otomatik bir şekilde tespit edip, kaldırılmasını sağlamaktayız. Tespit edilen sahte ürün ilanları sistem ile entegre bir şekilde hukuka uygun bildirimleri yaparak ilanların kapatılmasını gerçekleştirmekteyiz.

Sahtecilik nedeniyle markalar uğradığı zararlar %10’u bulan gelir kayıplarına sebebiyet verebilmektedir. Sahte ürünlerin yaygın ve kolay erişilebilir olması marka itibarını doğrudan zedelerken, müşterilerin sahte ürün tercih etmelerine dahi sebebiyet verebilmektedir. Bizler Counterfake olarak bu zararların önüne geçmek ve markalar açısından tam otomatik bir Online Marka Koruma deneyimi sağlamak ve sahteciliğe kaçacak yer bırakmamak adına çalışmalarımızı sürdürmekteyiz.

CounterFake'in şu ana kadar en gurur duyduğu başarı hikayeleri nelerdir?

Biz Counterfake olarak şuana kadar 100.000’den fazla sahte ürün kaldırması gerçekleştirdik. Bu da yaklaşık olarak 2milyon TL’ye yakın bir sahte ürün piyasasının kaldırılmasını sağladık. Bu çok sayıda kaldırma sayesinde sahte satıcılarının pes ettiğini görmek bizim en gurur duyduğumuz hikayelerdir. Örneğin Beşiktaş için yaptığımız koruma çerçevesinde bir sahte satıcısı bir Beşiktaş ürünü satmıyor musun artık yorumuna Beşiktaş ürünlerini çok fazla koruyor ve linkler kapanıyor bende artık o yüzden Beşiktaş satmıyorum diye bir cevap vermişti.

Bizim Counterfake olarak online marka koruma yaparken en önemli misyonumuz çalıştığımız markanın korunuyor imajının tüm satıcılara yayılmasıdır. Yine yüzümüzü güldüren bir başka örnek ise Sketchers markası ile yaptığımız işbirliği çerçevesinde yaptığımız özellikle sosyal medya sahte ürün kaldırması sonucunda Mertel’de esnafın kendi arasında bir yazılım firması tüm Sketchers sahtelerini kaldırdıp, ortalığın tozunu attırmış diye yaptığı kendi aralarında yaptığı konuşmayı orada tesadüfen bulunan bir çalışanımızın duyması oldu.

Bunun haricinde ise özellikle avrupa ülkeleri Türkiye’den giden sahte ürünler konusunda çok şikayetçi durumundadırlar. Biz avrupalı lüks marka temsilcilerine Türkiye’den böyle bir online marka ürünü çıkardığımızı ve bu algıyı düzelteceğimizi anlattığımızda bizi takdir etmeleri bizim için yine gurur vesilesi olmaktadır.

Kullanıcıların güvenliği ve gizliliği konusunda aldığınız önlemler nelerdir?

Counterfake olarak satıcıların bilgilerini üçüncü partiler ile kesinlikle paylaşmıyoruz. Doğal olarak topluma açık bir şekilde de kesinlikle paylaşmayarak satıcıların gizliliğine önem gösteriyoruz. Ayrıca sistemimizi son teknolojik güvenlik önlemlerini göz önünde bulundurarak geliştirdik. Bu sayede marka temsilcileri de güvenle sistemimizi kullanabilmektedir. 

Sahte ürünlerin kaldırılması süreçlerinde karşılaştığınız hukuki zorluklar hakkında birkaç örnek verebilir misiniz?

Sahte ürün kaldırma süreçleri aslında platformlar açısında da yeni yeni düzene giriyor diyebiliriz. 2022 yılı sonunda yayınlanan e-ticaret yönetmeliği sayesinde e-ticaret platformları bu tarz telif bildirimleri için bir iletişim kanalı kurmaya başladılar. Bu yönetmelik öncesinde genellikle dava yolu ile kaldırma yapılıyordu. Bunun içinde ürünün satın alınması ya da o satış yapılan web sitesinin noter onaylı ekran görüntüsünün alınması, savcılığa teslim edilmesi gibi süreçler gerçekleştirmek gerekiyordu. Bu da doğal olarak kaldırma sürecini çok uzatıyordu ve hantallaştırıyordu.

Şu an Counterfake olarak büyük e-ticaret platformlarında ile bu dahili iletişim kanalları üzerinden ve kurduğumuz iyi ilişkiler sayesinde hızlı bir şekilde kaldırma gerçekleştirebiliyoruz. Hali hazırda kaldırma sürecinde hukuki olarak zorluk daha çok taklit ürün satan web sitesinin komple kapatılmasında yaşanmaktadır. Bu web sitelerinin hostingleri genellikle yurt dışında olduğu için o hosting platformlarına web sitesinin kapatılması için bildirim yapılmaktadır. Farklı bir ülkenin yasasına tabi oldukları için bazen zorluk çıkarabilmektedirler.

Counterfake olarak bunu aşabilmek için farklı yöntemler geliştirdik. Öncelikle google gibi arama motorlarına şikayet ederek bu sitelerin görününürlüğünü düşürüyoruz, daha sonra ise ödeme altyapısı sağlayıcısına şikayet gibi yöntemler izleyerek bu yasadışı satış yapan platformun satış yapmasını engelleme yöntemini izlemekteyiz.

CounterFake'in gelecekteki planları nelerdir? Hizmetinizi nasıl daha da geliştirmeyi düşünüyorsunuz?

Counterfake olarak gelecek planlarımızdan en öncelikli olanı, ilk global müşterilerimizi de edinip, hizmet ihraç eden bir online marka koruma firması olmak. Sonrasında ise müşterilerimiz için sadece Türkiye’de değil Çin, ABD gibi sahte ürün pazarının büyük olduğu pazarlarda Online Marka Koruma hizmeti sağlamayı hedeflemekteyiz.

Bunun haricinde sadece markalar için sahte ürün tespiti değil bireysel kullanıcıların ürün satın almadan önce ürünü kontrol edebilecekleri bir alışveriş asistanı uygulaması üzerinde çalışıyoruz. Bu uygulama sayesinde tüketiciler ürünü almadan önce olası sahte ya da sorun olabilecek durumları satın almadan önce kontrol edebilecek.

Bir diğer vizyonumuz ise yeni nesil teknolojileri kullanarak bir dijital etiket geliştirmek. Bu sayede hem son tüketiciler ürün eline geçtikten sonra etiketi okutarak aldıkları ürünün orjinalliği ve nerede üretildi, nerede satıldı gibi detaylar hakkında bilgi sahibi olarak sahte üründen ya da kandırılmaktan korunmuş olacak. Hem de markalar kendi ürünlerini her türlü duruma karşı daha güvenli bir şekilde takip edebilecekler.

CounterFake'i tanıtmak ve geniş kitlelere ulaşmak için kullandığınız pazarlama stratejileri nelerdir?

Counterfake olarak aslında imkanımız olduğu takdirde her girişimcilik, perakende ve e-ticaret özelinde ki etkinliğe katılımımızı sağlayarak sektörün önde gelen oyuncularına Counterfake’in neler yaptığını ve yapabileceğini anlatıyor olmaktayız. Bunun yanı sıra hem markaların hem de tüketicilerin dikkatini çekecek, sahteciliğin zararları ve boyutu özelinde aktif blog paylaşımları yaparak tüketicileri sahtecilikten kaçınma konusunda bilinçlendirmeye yönelik çalışmalar yürütüyoruz. Ayrıca linkedin başta olmak üzere sosyal medya üzerinden pazarlama çalışmaları yürütüyoruz. Bu tarz sosyal medya platformlarımızı özellikle potansiyel müşterilerimize ulaşmak ve Counterfake tanıtımı açısından aktif bir şekilde kullanmaya çalışıyoruz.

Marka koruma sektöründeki güncel trendlere nasıl adapte oluyorsunuz? Bu trendler, hizmetinizi nasıl etkiliyor?

Bir yapay zeka temelli bir firma olarak yapay zeka alanındaki gelişmeleri çok yakından takip ediyoruz. Hem görüntü işleme hem doğal dil işleme alanındaki gelişmeler eğer bizim marka koruma sürecimizi daha etkili bir hale getiriyor ise hızlı bir şekilde adapte olmaya çalışıyoruz. Örneğin sistemimizde kullandığımız doğal dil işleme modellerini GPT modellerine çevirdik. Çünkü GPT’nin alt yapısını oluşturan doğal dil işleme modelleri sayesinde ürünümüzün farklı dillere daha hızlı adapte olabileceğini keşfedik, bu modellere geçiş yaptık.

Bunun yanında GAN yani üretici ağların gelişmesi aslında bizim için yeni bir pazarın doğmasına sebep oldu. Bu üretici ağlar ile beraber telif anlamında çok büyük sorunlar doğmaya başladı. Çünkü markaların ürünleri ya da logoları izinsiz bir şekilde kullanılmaya başlandı. Bunun yanında aslında sanatçıların da eserleri, sesi, yüzü izinsiz ve telifsiz bir şekilde kullanılabilmektedir. Dolayısıyla bizde marka koruma uzmanı bir firma olarak bu üretici ağlardaki gelişmeleri ve olası oluşacak pazarı yakın bir şekilde takip ediyoruz. 

Yine benzer bir şekilde blockchain teknoloji altyapısına sahip NFT ürünlerinin yaygınlaşması ile beraber bu ürünlerin taklit edilmesi gibi problemler doğmaya başlamıştır. NFT ürünlerinin korunması yine bizim açımızdan potansiyel bir pazar oluşturmaktadır. Diğer yandan blockchain teknolojisi içerdiği gelişmiş güvenlik ve değiştirilemez yapısı sayesinde bizim dijital etiket vizyonumuzu gerçekleştirmede en temel yapı taşlarından birini oluşturacaktır.