Yapılan araştırmalara göre günde saatlerce cep telefonu veya Wi-Fi radyasyonuna maruz kalan insanlar dijital bunamaya maruz kalabiliyor.
Nörobilimci Manfred Spitzer yeni teknolojilerin kötüye kullanımının bilişsel performansı ve belleği azalttığını savunuyor. Dahası, beynin neredeyse bir kas gibi çalıştığını vurguluyor. Eğer kullanırsanız, güçlenir. Kullanmazsanız, körelir. Bu yüzden zihninizi uyarmak ve ona egzersiz yaptırmak çok önemlidir. Teknolojiye bağımlılık dijital bunama veya azalan bilişsel yeteneklere neden olur.
Yapılan yeni bir araştırmaya göre cep telefonlarının, Alzheimer’a yol açabileceğini öne sürüyor. Söz konusu araştırmada cep telefonlarının, beyinde kalsiyum birikmesine neden olabileceği iddia ediliyor.
Aşırı bağlantılı bir dünyada yaşıyoruz. Küçük çocuklar her zaman akıllı telefon ve bilgisayar kullanır. Akıllarındaki bütün şüpheler ve soruları, kendi başlarına düşünerek bulmak için çaba sarf etmeden hemen internetten ararlar. Bu nedenle dijital bunama artıyor. Peki bu konuda ne yapabiliriz?
İlginizi Çekebilir: Cep Telefonları Alerjik Hastalıklara Yol Açar mı?
Dijital Bunama Nasıl Önlenir?
Zaman kısıtlamaları belirleyin; Telefonunuzu kullanmak için belirli bir süre ayırın. Örneğin, akşam yemeğinden hemen sonra veya bekleyen tüm görevlerinizi tamamladıktan sonra telefonunuzu kullanmaya ara vermeye çalışın. Sosyal ağlarda daha fazla zaman geçirmek için onlarla geçireceğiniz zamandan asla tasarruf etmeyin. Sadece onları ölçülü olarak kullandığınızdan emin olun.
Bir hobi bulun; Bir enstrüman çalmayı öğrenin, bir dil kursuna yazılın veya spor salonuna gidin. Dijital dünyayı unutmanıza yardımcı olacak sağlıklı bir eğlence bulun. Mümkünse, düşünmenizi ve analitik becerilerinizi kullanmanızı sağlayan bir hobi bulun. Bilgisayarınızdaki “beyin jimnastiği” oyunları oynamak bu kategoriye girmez. Gerçek dünyaya ve kalem kağıtla yapabileceğiniz alıştırmalara odaklanın. Ailenizi ve arkadaşlarınızı bir araya getirin ve onlarla güzel bir akşam geçirin.
Dışarı çıkın; Dışarı çıkın ve doğanın tadını çıkarın. Her mevsimin sunabileceği harika bir şey olduğundan, soğuk veya yağmurlu olması önemli değildir. Şehirde yaşıyorsanız, yürüyüş ve koşu parkurları bulunan yüzlerce park alanı bulabilirsiniz. Bunu yapmak ciğerleriniz için harikadır, ama daha da önemlisi, zihniniz için çok iyidir. İlk başta yapmak istemeyebilirsiniz ama alışkanlık edinmeye çalışın. Azar azar, bedeniniz ve beyniniz buna alışacak ve hava iyi de olsa kötü de olsa dışarıya çıkmayı dört gözle bekleyeceksiniz.
Kendinizi düşünmeye zorlayın; Bir dahaki sefere kolay yolu tercih etmek isterseniz kendinizi durdurun. Kendinize internet olmasaydı ne yapardınız diye sorun. Bazı cihazları kullanmanın birçok alternatifi olduğunu fark edeceksiniz. İç gözlem yapın ve düşünün. Çevrimiçi bir biçimde araştırmadan bir cevap bulmak mümkün mü? Arada bir kitap okumak daha iyi olmaz mıydı? Beyninizin paslanmasına izin vermeyin!
Televizyon programları yerine kitapları tercih edin; Televizyon izlemek eğlenceli bir hobidir. Ancak tek aktiviteniz olmamalı. Kaçmak ve kendinizi hikâyelere kaptırmak istiyorsanız, bir kitap almayı deneyin. Gözleriniz ve hayal gücünüz için daha faydalıdır. Edebiyat yaratıcılığınızı artırmanıza yardımcı olur. Sonuç olarak, beyninizin çoğunlukla etkin olmayan bir kısmını geliştirirsiniz.
Yeni teknolojilerin rutin kullanımı tehlikeli olabilir. Günde en az bir saatinizi dışarıda geçirmeyi deneyin. Beyniniz ve vücudunuz bunun için size teşekkür edecek. Unutmayın, teknoloji kullanımınızı sınırlandırmanız, eğer siz istemiyorsanız sizi diğer insanlardan izole etmeyecektir. Ne de olsa, gerçek hayat dijital olandan çok daha ilginçtir.
Bu habere henüz yorum yazılmamış, haydi ilk yorumu siz bırakın!...