Newton'ın beşiğini daha önce hiç duydunuz mu? Sıralı beş toptan oluşan bu düzenek içinde dünyanın fizik kuralları hakkında birçok bilgi saklıyor. Bu bilgiler ise hayatı anlamlandırmak konusunda bazı düşüncelere ev sahipliği yapıyor. Newton'ın beşiği ile amaçlarınız doğrultusunda hareket etmeye ne dersiniz?
5 Topta Saklı Hayatın Yazılı Olmayan Kuralları
Yan yana dizilmiş beş toptan oluşan görseldeki düzeneğe Newton’un beşiği adı verilir. Adına bakıldığında onu icat eden kişinin
Isaac Newton olduğu düşünülebilir ancak o yalnızca adı ile ilham olmuştur. Bu aleti yapan ilk kişi belli olmasa da ona bu adı verenin Simon Prebble olduğu bilinmektedir. Bu tasarımı genellikle iş yerlerinde görmüş olabilirsiniz fakat aslında bu ufak düzeneğin içinde saklı bir fikir var.
Öncelikle Newton’un beşiği, yaşadığımız dünyanın fizik kuralları hakkında insana bilgi veriyor. Kenarda duran toplardan birini havaya kaldırdığınızda potansiyel enerji kazanıyor. Sonra bu topu bıraktığınızda potansiyel enerji yerçekimi kuvvetiyle kinetik enerji halini alıyor. Aşağı bırakılan top yanındakine çarptığında momentumunu ikinci topa geçiyor. Bu düzende baştaki topun momentumu sırayla diğer toplara geçerek en sonuncu topu havaya kaldırıyor. Ardından bu top yeniden düşerek beşiğin düzenli olarak hareket etmesini sağlıyor.
Newton’un beşiğinin fizik açısından mantığı bu şekilde ilerliyor. Fakat bu düzenek insana farklı şeyler de çağrıştırabiliyor. Örneğin, değişimi.
Etrafımızda, hayatımızda her gün değişen ve gelişen şeylere tanık oluyoruz. Bu durum kendiliğinden, hiçbir kuvvet uygulanmadan oluşmuyor. Aksine bir şeylerin değişmesi için bazı şeylerin yer değiştirmesi, hareket etmesi gerekiyor. Newton’un beşiği, eğer kişi kendi hayatından memnun değilse bunu değiştirmek için harekete geçmesi gerektiğini ve bir fark yaratması gerektiğini gösteriyor. Büyük bir yenilik için ufak bir adımın da yeterli olduğunu kanıtlıyor.
Newton’ın Yasalarıyla Hayatı Anlamlandırmak
Newton’un hareketle ilgili yasaları da hayat hakkında bize bazı ipuçları veriyor. Eylemsizlik yasası, ivme yasası ve etki-tepki yasası adeta yaşamı özetliyor.
Öncelikle cisimlerin oldukları gibi kalmak istedikleri fizik tarafından biliniyor. Bu Newton’un keşfettiği hareket yasalarından ilkidir. Eylemsizlik yasası olarak adlandırılan bu yasaya göre cisimler durup dururken hareket etmezler ve hareketsizlik hallerini korurlar. Ancak bir dış kuvvet cisimlere etki ederse hareketsizlik bozulabilir ve bu sefer de cisim hareket halini korumaya çalışır.
Bu yasa insanların yeni bir şeye atılmak konusunda ne kadar çekingen davrandığını gösterir. İnsanlar da tıpkı cisimler gibi hareketsizliğini korumayı tercih eder. Eğer ki insan yaşamında o gereken adımı atmayı başarabilirse momentumunu koruyarak yoluna devam eder.
Newton’un bir diğer yasası ise ivme yasasıdır. Bu yasaya göre tek seferde veya kademeli bir şekilde uygulanan kuvvet sonucunda bir hareket oluşuyorsa, bu kuvvetin iki katı büyüklüğünde başka bir kuvvet hareketi ikiye katlar. Üç katı büyüklüğünde bir kuvvet oluşursa hareketi üçe katlar. Eğer söz konusu cisim zaten hareket halindeyse, aynı doğrultuda bir kuvvete maruz kaldığında önceki hareketi ile yeni hareketinin kuvvetleri toplanır.
İvme yasasının da hayatta bir karşılığı vardır. Eğer kişi, hayatında giderek büyüyen bir değişim istiyorsa öncelikle iradesini kullanmalıdır. Tek bir amaca odaklanarak tüm gücüyle onun için çabalamalıdır. Çok çalışmak tek başına yeterli değildir. Bir ivme kazanabilmek için tek bir doğrultuda odaklanmış bir güç ile hareket etmek gerekir. Fakat kişi ne kadar motive olursa olsun hayat düz bir yoldan ibaret değildir. Yolda bizi bekleyen engeller ve yokuşlar olabilir. Bu da bizi Newton’ın üçüncü yasası ile tanıştırıyor. O yasanın adı etki-tepki yasası.
Bu yasaya göre hiçbir hareket tek yönlü değildir. Kuvvetler daima birbirleri ile etkileşim halindedir. Hayatta bu yasayı “bahane” olarak bulabiliriz. Harekete geçmek için kuvvetlendiğinizde ve hatta o ilk zorlu adımı attığınızda bile bir süre sonra durmak için bahaneler üretiyor olabilirsiniz. Zamanınızın olmadığını düşünebilir, yapmakta olduğunuz işe karşı inancınızı kaybedebilirsiniz. En çok da bu tepkiyi çevrenizden alırsınız. Sizi anlamayan ve yaptıklarınıza sizin kadar değer vermeyen insanlar size tepki daima tepki gösterebilir.
Taşa Vurmaya Devam Et
En basitinden yerde duran bir taşa çarptığınızda bile o taşı hareket ettirebilirsiniz fakat bunun öncesinde ayağınıza bir baskı hissedersiniz. İşte bir işe başladığınızda aldığınız karşıt tepkileri bu şekilde görebilirsiniz. Siz taşa vurmaya devam edin, bırakın başta biraz zorlanın ve insanlar sizi eleştirsin. Önemli olan o taşın yerini değiştirebilmek. Çünkü bir süre sonra vurduğunuzu bile hissetmeden taşı hareket ettirmiş olacaksınız ve insanlar yaptığınız şeyi sorgulamayı bırakacak!
Bu habere henüz yorum yazılmamış, haydi ilk yorumu siz bırakın!...