Bu konu özellikle son iki senedir herkesin gündeminde. E-ihracat yapmamız lazım, ürünlerimizi yurt dışından satmamız lazım diyoruz. Gerçekten de önemli bir konu.
Ama bir eksiğimiz var, herkes ürün gönderme, hizmet üretme derdinde. Bu işin dijitalle, lojistikle nasıl yapacağına kafa yormayla geçiyor zamanımız. O ülkelere ürün ve hizmet göndermenin yanından en büyük eksikliğimiz o ülkelerde insanların bizi hayatlarının içinde yaşamaları, ürün ve hizmetlerimizi, şirketlerimizi bilmeleri yani markalaşmamız. Sürdürülebilir olmanın, fiyat sarmalından kurtulmanın tek yolu soyut varlıklarımızı oluşturmak ve buna yatırım yapmak. Bu ciddi bir strateji ve uzun vadeli yol haritası gerektiriyor. Markalaşmaya nereden başlanılacak, bu yazı dizisinde anlatacağım ama öncelikle şu andaki dünya koşulları bize nasıl küresel marka olmanın tam vakti olduğunu söylüyor bunu 5 maddede özetliyorum.
İlginizi Çekebilir: Cristiano Ronaldo Binance Borsasını Tanıttığı için Başı Dertte
İlk Maddemiz: Küreselleşme ve Teknoloji
Küreselleşme artık şirketler için kaçınılmaz bir durum haline geldi. Teknoloji ise pandemi dönemiyle birlikte uzaktan çalışma, video konferanslar gibi olanaklar sunarak nerede olursanız olun çalışmayı ve ilgili ülkelerdeki insanlarla bağlantı kurmayı mümkün kılıyor. AI ile istediğiniz dilde videoları, istediğiniz kalitede üretebiliyorsunuz. Ürün ve hizmetlerin dünyayla paylaşılması da bir tık kadar kolay.
Türkiye’de, özellikle ihracata yönelik bir artış talebi var. Ekonomik koşullar da buna zorluyor. Türk lirası dışında bir para birimi ile para kazanmak, şirketlerin global pazarda rekabet gücünü artırmak için önemli.
Devletin sunduğu inanılmaz destekler var. İletişim faaliyetlerinden ofis kurulumuna, insan kaynaklarından etkinliklere kadar birçok alanda teşvikler bulunuyor. Turquality programı dışında bu işe yeni girecek firmalar için de birçok teşvik bulunmakta.
Rekabet her geçen gün artıyor. Yabancı firmalar Türkiye’de faaliyet göstermeye başlıyor. Biz çıkamazsak onlar bir şekilde bizim pazarımızdan pay alacaklar. Üretim ve hizmet sunmanın ötesinde marka yaratmanın, bu rekabet sarmalından sıyrılmanın vakti geldi.Artık biz o ülkelerde pay çalan, ses getiren bir hale gelmeliyiz. Bunun için eksiğimiz yok, fazlamız var.
Bu habere henüz yorum yazılmamış, haydi ilk yorumu siz bırakın!...