Bilgisayar oyunları, oyun oynamayan çoğu kişi tarafından kötü bir şekilde anılıyor. Kötü anılmasının belki de en temel sebebi, oyunların çocuklar ve gençler için odaklanma sorunu yaşatması. Aslında bir nebze haklılar diyebiliriz.Fakat oyunun ölçüsünü tutturduğumuz takdirde bize yararı bile olabilir. Her şey kararında güzel diyerek ne anne ve babaları haksız çıkaralım ne de oyun oynamaktan keyif alan gençlerin üzelim.
Bilgisayar oyunlarına karşı artan bu yoğun ilgi ve istek; oyun sektöründe oyun üretmeye çalışan firmalar için, her zaman her konuda konuda araştırma ve geliştirme çalışmaları yapmaları zorunlu hale geliyor. Her oyunun bir öncekinden daha iyi bir oyun olarak çıkış yapması, oyuncu kitlesi tarafından her zaman talep edilen bir şey oluyor. Bir oyunun barındırdığı içerik ne kadar önemli ise, o oyuna ait olan grafik ve ses kalitesi de o kadar önemlidir. Fakat burada bir detay açmak lazım, amaçları çok iyi gözüken oyunlar yapmak olamayan ve buna gücü yetmeyen bağımsız şirketleri ayrı bir kefeye koymamız lazım. Bunun dışında oyun tutkunu insanlar oynadıkları oyunları daha eğlenceli ve zevk alarak için, daha farklı donanımları veya daha iyi olan oyun platformlarını kullanmak isterler. Aynı şekilde oyun geliştiriciler de daha kaliteli oyunlar üretebilmeleri için, daha yüksek verim veren ve daha yüksek performansla çalışan daha güçlü donanımlara olan ihtiyaçları artmaktadır. Örnek vermek gerekirse 4K teknolojisi, daha yüksek çözünürlüklü görüntü sunması, oyun ve oyunseverlerin dünyasını etkileyen çok büyük faktörlerden biridir. Aynı şekilde bu teknolojiler son model televizyonlarda, son model telefon ekranlarında ve kameralarda da kullanılmaktadır. Aslında oyuncuların ihtiyaç duyduğunu düşündüğümüz bir teknoloji, hayatın her noktasına illa ki kendisine bir kullanım alanı bulabiliyor. Bu gelişmeler ise akıllara şu soruyu getirmektedir; "Oyunlar geleceğin teknolojilerine etki ediyor mu?" Daha gerçekçi bir örnek vermem gerekirse, farz edelim ki bir iş yerinde çalışıyorsunuz, lakin ofiste çalışmak yerine evinizde çalışıyorsunuz. Aynı zamanda sizin gibi ofis yerine evinde çalışan birkaç iş arkadaşınız daha var, ve hepsi ile yapmanız gereken çok önemli bir toplantı var. Bu toplantıyı ise görüntülü olarak yapmak zorundasınız. Bu toplantı esnasında gözünüz başka bir iş arkadaşınızın odasında bulunan bir cisme veya bir eşyaya takıldı, ve toplantıya olan bütün ilginizi kaybettiniz. Veya kendi odanızda o anda bulunan ve dikkat dağıtıcı olan bir unsur, cisim ya da ışık dikkatinizin dağılmasına sebep oldu. Veya toplantı gerçek bir ortamda olmadığı için toplantıya adapte olamadınız. Böyle bir durum için şu anlık bir çözüm yok gibi, ancak gelecek yıllar için bu tarz problemler sanal toplantı odaları ile çözüme kavuşuyor. Sanal toplantı odalarında toplantıya katılan katılımcılar, gözlerine takacakları üç boyutlu gözlükler ve vücut sensörleri ile sanal olarak oluşturulmuş bir toplantı odasına aktarılacaksınız. Tıpkı bir sinema filmi sahnesi gibi herkes birbirine ait sanal görüntüleri bu odada gerçekmiş gibi görebilecek. Tamamen gerçek hayatta ki gibi olacağını en azından bu yakın gelecek dahilinde iddia etmiyorum. Fakat kendinizi evinizde koltukta oturup film izlerden, bir anda gelen mesaj ile acil toplantı olacağı bilgisi geliyor, ardından siz oturduğunuz yerde bir gözlük takarak toplantı salonuna dahil ediliyorsunuz. Hem dikkatinizi dağıtacak bir unsur olmayacak hem de kendinizi toplantıya daha rahat adapte edebilirsiniz.
Bu habere henüz yorum yazılmamış, haydi ilk yorumu siz bırakın!...