Wint, su hasarını önlemek için yapay zeka kullanarak sızıntı tespit teknolojisi geliştiren İsrailli bir girişim. Açıklama yaptı. Bir Avrupa iklim teknolojisi fonu olan Inven Capital ve New York merkezli özel sermaye şirketi Insight Partners dahil olmak üzere yatırımcılardan 35 milyon dolar yatırım aldı.
Rosh Ha'ayin merkezli şirketten açıklama yapıldı. Asyalı gayrimenkul teknolojisi yatırımcısı Taronga Ventures ile inşaat teknolojisi odaklı diğer yatırımcıların da Wint'e yeni pazarlara stratejik erişim sağlayan C Serisi finansman turuna katıldığı belirtildi.
Bu arada Wint, 2018 yılında CEO Alon Geva ve baş ürün ve strateji sorumlusu Yaron Dycian tarafından kuruldu. Wint'in istihbarat veri sistemi nasıl işliyor? İnşaat projeleri sırasında, ticari ve konut binalarında su hasarını önlemek için su sızıntılarını gerçek zamanlı olarak tespit etmek ve durdurmak için AI kullanıyor.
İlginizi Çekebilir: Bactolife, Seri C’de 30 Milyon Euro Yatırım Aldı
Wint Hakkında Detaylar
Wint'in akıllı su sayaçlarının müşterileri ve kullanıcıları kimleri içeriyor? Empire State Binası, Suffolk İnşaat, Brasfield ve Gorrie, Microsoft, HP, PepsiCo, Azrieli Grubu ve Weizmann Enstitüsü bulunuyor.
Wint, finansman turunun gelirlerinin ne için kullanılacağını belirtti? ABD, İngiltere, İsrail ve AB'deki kilit pazarlardaki küresel ayak izini genişletmek için kullanılacağını ifade etti. Girişimin New York ve Londra'da da ofisleri bulunuyor. "Yükleniciler, mal sahipleri, kiracılar ve sigortacılar su sızıntılarının zararını ve maliyetini azaltmak için çözümler aradıkça, yatırım dünya genelinde Wint'in çözümlerine olan acil ihtiyacı yansıtıyor" ifadelerini kullandı.
Geva, "Su kıtlığı ve iklim değişikliği insanlığın en büyük sorunlarından biri haline geldi. Ve binalardaki su sızıntısı hasarının maliyetlerinin kabul edilemez seviyelere ulaştığı bir zamandayız. Böyle bir zamanda bu turu bitirmekten heyecan duyuyoruz" diye belirtti.
Ayrıca yatırım, iklim değişikliğinin küresel su stresi üzerindeki artan etkisinin, su israfını ve bununla ilişkili karbon emisyonlarını azaltan su yönetimi çözümlerine yönelik aciliyeti arttırmasıyla da ortaya çıkıyor.
Kentsel nüfus şimdiden su kıtlığı sorunlarıyla karşı karşıya kalıyor. Aşırı ve uzun süreli kuraklıklar da bitki ve hayvan türleri için korkunç sonuçlar doğuran ekosistemlere zarar veriyor.
Yakın tarihli bir BM raporuna göre, 2050 yılına kadar, şehirlerde su kıtlığıyla karşı karşıya kalan insan sayısının 2016'daki 930 milyondan neredeyse iki katına çıkarak 2,4 milyara çıkması bekleniyor. Sonuç olarak, S&P Global tarafından hazırlanan bir rapora göre, 2050 yılına kadar büyük küresel şirketlerin yüzde 66'sının iklim değişikliği riski altında en az bir varlığı olacağı tahmin ediliyor. Ve de en büyük risk, su stresi ve orman yangınlarından geliyor.
Bu habere henüz yorum yazılmamış, haydi ilk yorumu siz bırakın!...