Hepimizin çok sevdiği Hababam Sınıfı filminde uçan memeliler hostes örneğini veren Tarık Akan bu gün yaşasaydı, hiç şüphesiz ev kiraları derdi.
Yeni Nesil Jetler, Drone’lar, İnsansız Hava Araçları ve hatta UFO’lar derken sonunda bu da oldu ve ev kiraları uçtu. Hem de coğrafya fark etmeksiniz ülkemizin her bölgesinde uçan ev kiraları haberi geliyor. Biz de bu yazımızda bir nebze de olsa uçan ev kiralarına değinelim istedik. Değineceğimiz bu haberi ‘’bir nebze’’ diye niteledik zira biz bu yazıyı yazıp, siz okuyuncaya kadar geçen sürede uçan kiralar arayı açmakta devam edecek.
İnsanların yeme-içme ve iletişimden sonra en önemli ihtiyaçlarından biri de barınmadır. Yıllar ve asırlar önce ‘’mağara onu tutanındır’2 mantığıyla insanoğlu kapalı bir yaşam mekânına geçiş yapmıştır. Ancak klimanın icat olmayışı, hükümetlerini yolları ve tünelleri henüz yapmamış olması, doğal gazın gecikmesi gibi sebeplerden dolay insanoğlu ev hayatına ışınlanmıştır. Bu ışınlanma belki yüzyıllar aldı ancak, değişmeyen tek şey değişimin kendisidir dercesine yaşamın her formu değişmiştir.
Kira Sisteminde 20 Yıl Öncesi ve Bugün
[caption id="attachment_21795" align="alignnone" width="1280"]
Artan Ev Kiraları
www.startupteknoloi.com[/caption]
Bugün bir aile ya da birey, ev kiralamak istediğinde çeşitli aşamalardan geçmek zorunda. Eskiden bu biraz daha kolaydı. Eski dediysem mağara dönemleri değil, belki çok olsa bundan 20 yıl öncesi. Peki, 20 yıl öncesi ile bu gün arasındaki farklar nedir?
Konuyu kaleme alan şahsımın tevellüdü kurtarıyor ancak kurtarmayan sevgili okurum senin için bunu biraz açmaya çalışayım.
Bundan 20 yıl önce bir ev kiralamaya gittiğinizde, sizin cebinizden ekstra bir gidere sebep olan emlakçı faktörü yoktu. Ancak bugün siz bir kira bedeli kadar emlakçıya vermek zorundasınız. Çünkü o size evi buluyor. Aslında var olan ve zaten öyle ya da böyle sizin bulacağınız işe navigatörlük yapıyor.
Eskiden yani bahsettiğimiz yıllarda ev sahibi ile anlaşır, oturduğunuz anda veya kontrat yaptığınız anda kira süreci başlardı. Şimdi ise daha bir eve oturmadan 3-5-7 hatta 12 aylık kirayı bile önden peşin vermenizi isteyen mülk sahipleri ile karşılaşabilirsiniz. Adamlar haklı baylar bayanlar; maazallah bir şafak operasyonu ile evden kirayı ödemeden kaçabilirsiniz.
Evet geldin en önemli farka ki bu beni çok güldürüyor. Eskiden tek başınıza veya ailenizle kiraladığınız evin tek kefili ve söz vereni sizdiniz. Ancak şimdi durum farklı. Kiralamak istediğiniz ev için ev sahibine giderken dikkat edin sizde kefil isteyebilir. Üstelik bu kefil ‘’memur’’ olmak zorunda. Yani siz Elon Musk’ı veya Jeff Bezo’u bile kefil yapsanız, ev sahibi hacı amca ‘’bunlar nerede memur’’ diye sorabilir. Dolayısıyla bu dev isimler bile size kefil olamaz.
Çünkü ülkemizde gerek banka sistemlerinde, gerekse de kira sistemlerinde garantör müşteri veya kefil; memurlardır. Memura olmayana kız yok diyen kaynanalara artık memur olmayana ev yok diyen mülk sahipleri de eklendi vesselam.
Makul Artış Oranları ve Bugünün Artış Oranları
Tefe ve tüfe tabirlerine belki birçoğumuz yabancıdır. Bilen bilir ancak bilmeyene anlatalım. Tüfe; Tüketici Fiyat Endeksi’nin kısa ifadesidir. Yani tipik bir tüketicinin satın aldığı belirli bir ürün ve hizmet grubunun fiyatlarındaki ortalama değişimleri gösteren bir ölçüttür. Tefe ise; gayrimenkul sektöründe ve Türkiye’de ekonominin temel göstergesi denebilir.
Türkiye İstatistik Kurumunun rakamları ve hesaplamaları ile baz alınan bir nevi yıllık artış gösterge kriterleri de denebilir. İşte siz bir ev kiralamak için, mülk sahibi ile sözleşme yapacağınız zaman yıllık artış değeri için bu ifadeler kararlaştırılırdı. Yani yıllık artış kısmına bir şey yazılmaz ya da ‘’Tefe’’ yazılırdı. Bu da her yıl ortalama taş çatlasa mevcut kiranıza ek % 15 artış anlamına gelirdi.
Eğer siz evi kiraladığınız kişinin frekansına girip onu etkileyebiliyorsanız yıllık artış için tefe yerine % 10 gibi bir oranda da anlaşabilirdiniz. Ancak artık işler biraz değişti. Yalnız biraz derken ‘’biraz’’ lafın gelişi… Şimdi lafın gidişine dikkat bu artış kira bedelinizi bile katlayabilir.
Büyükşehirlerde % 60’lara Varan Oranlarda Artış
[caption id="attachment_21797" align="alignnone" width="1200"]
Büyükşehirlerde Oran Daha Fazla
www.startupteknoloji.com[/caption]
Pandemi döneminde hepimizin malumudur ki, tüm dünya sektörleri durdu. Hatta durmayan tek şey gezegen olan dünyanın dönüşüydü. Bu bağlamda ev kiralama alanında da bir durgunluk yaşandı. Ancak pandemi bitti, iş ve sosyal dünyanın çarkları yeniden işlemeye başladı, ev kiraları da bir döndü, pir döndü.
Büyükşehirlerde pandemi öncesinde karşılaşılan kiralama bedellerine % 80 oranında artışlar getirildi. Özellikle okulların açılması, Anadolu’dan metropollere öğrenci akını, yurtların kısıtlı ve nüfuzlu oluşu ev sahiplenin ağızlarını sulandırmış olmalı ki uçan ev kiraları haberleri almaya devam ediyoruz.
İstanbul’da, Ankara ve İzmir’de, Konya’da ve Samsun gibi büyükşehirlerde ev kiralarındaki artış, gözle görülür bir şekilde değil sırt ile hissedilir tarzda olduğu dikkatleri çekiyor. Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (BETAM) araştırmasına göre yıllık kira artış oranı İstanbul’da % 50.7, Ankara’da % 31.8 ve İzmir’de % 30.9’a ulaştı.
Emlak Sektöründe Düşüş
Bu değişen ev kiralarını sorumlusu kim diye araştırdığımızda, aslında ilk akla gelen emlakçılardı. Ancak iş pek öyle değil. Durum emlakçıların internet sitelerindeki kiralık ev ilanlarının oranlarının düşüşü ile aslında kendini belli ediyor.
Artışlar mülk sahiplenin iradesi ve kararı ile arttığı gözlemlense de, bunun net nedenini zaman gösterecek.
Sonuç
Asgari ücretin 2.825 TL olduğu bu ülkede, kiracı olmak doğada yaşam mücadelesi ile denk gibi bir şey. Örnek bir çekirdek aile ele alalım. Bu aile 4 kişiden oluşsun. Baba, anne ve iki çocuklu ailelerin hemen hemen birçoğu tek maaşlı ailelerdir. Eve giren gelirin 2.825 TL olduğu ve 1500 TL’nın kiraya gideceğini var sayalım. Arta kalan 1.325 TL, kış sezonunda 500 TL doğalgaza, 200 TL elektrik ve 150 TL’nı su giderlerine verdiğini düşünelim. Geriye sadece 425 TL kalır. Bunun 4 kişi bir ay yaşayacak. O ay ödenecek diğer fatura, taksit, harcırahları siz düşünün.
Marketlerdeki fahiş fiyatları denetleyeceğini söyleyen hükümetten bu alanda da bir düzenleme beklendiği ortada. Bakalım hükümet bundan sonra nasıl bir yol izleyecek.
Bu habere henüz yorum yazılmamış, haydi ilk yorumu siz bırakın!...